Ana Sayfa / Ekonomi / Mersin İş Dünyası, ‘Kavga istemiyoruz’

Mersin İş Dünyası, ‘Kavga istemiyoruz’

Mersin ekonomi dünyasını temsil eden MTSO Başkanı Ayhan Kızıltan, Mersin ESOB Başkanı Talat Dinçer, MESİAD Başkanı Hasan Engin ve MÜSİAD Başkanı Serdar Yıldızgörer, Kerem Türk’ün Kanal 33 Tv’de hazırlayıp sunduğu “Yüz Yüze” programına konuk olarak katıldı. Canlı olarak yayınlanan programda, ekonomi, Pandemi, yatımlar, yerel dinamikler ve 2021 yılında ki beklentiler başlıklı konular masaya yatırıldı.

2020 yılın da yaşanan sıkıntılar tartışılırken, Mersin Büyükşehir Meclisinde yaşanan tartışmalar eleştirildi. Mecliste yaşanan tartışmaların kentte zarar verdiği konusuna dikkat çekilirken, borçlanma yetkisi konunda da “Başkan Vahap Seçer’e  yetki verilmeli” önerileri dikkat çekti. Özellikle “Gülen Meclis istiyoruz” ifadeleri öne çıkarken, Mersin’in geleceğinin siyasete kurban edilmemesi uyarısı da yapıldı.

Mersin’in en önemli meslek örgütü başkanlarının konuşmalarını okuyucularımız için derledik.

MTSO BAŞKANI AYHAN KIZILTAN:

2020 unutmak istediğimiz bir yıl oldu. İnşallah 2021 yılı 2020’yi aratmayacaktır. Başlangıçta hepimiz ne yapacağımızı şaşırdık ama iş dünyası ve hükümet birlikte çalıştı. TOBB tüm odalardan raporlar topladı. Sorunlar neler olabilir araştırdık sunduğumuz rapor tüm Mersin’in raporu olarak değerlendirildi. Ardından yurt genelinden gönderilen tüm bilgiler harmanlanıp ilk önlemler açıklandı. Tabi bu beklenmedik bir olumsuzluktu. Yap, işleme koy, aksaklık çıkarsa düzelt şeklinde önlemler alındı. Biz, Mersin’in sıkıntılarını anlatan bir rapor gönderdik ama ülkenin her yerinde aynı sorunlar vardı.

Mersin ölçeğinde üyelerimizle sürekli diyalog halindeydik. Örneğin kısa çalışma ödeneği başvurusu çok karmaşık bir yapıdaydı. Müracaat ediyorsunuz, 1-1,5 ay sonra onay çıkıyordu. Biz bunu iş dünyası ile görüştük. Ardından İŞKUR ile görüştük ve neden geciktiğini araştırdık. Çözümü için adımlar attık.

“İşletmelerde yaşanan tüm sıkıntı, paraya dayanan ekonomik sıkıntılardı”

Odamız bünyesinde 41 sektörde komitemiz var. Sorunlar güncel şekilde tespit edildi, çözüm önerileri güncel şekilde hazırlandı. TOBB o dönemde Nefes Kredisi uygulaması yaptı. Biz de Mersin olarak varlığımızın büyük bölümünü buraya aktardık ve üyelerimize Odalar Birliği’nin anlaştığı birkaç banka aracılığıyla uygun faizle krediler dağıtıldı.  Aslında işletmeler arasında yaşanan tüm sıkıntı paraya dayanan ekonomik sıkıntılardı. Geçmişten gelen borçlar, yeni alınan krediler. İstihdamın üzerindeki yükler. Hepsi üst üste binince bir anda hepsi şişti. Ardından yapılandırma çıktı. Bu sorunlar sadece Mersin değil Türkiye’nin tüm şehirlerinde var. Yapılandırma bizim de Hakkari’nin de Ankara’nın da çabalarıyla çıktı. Sonuçta sorunlar aynı. Sadece Mersin’e yönelik bir çözüm sağlanacak diye bir şey yok. Türkiye genelinde çözüm arandı çünkü sorunlar ortak.

“Devletin gücü hepsine yetmiyor”

Türkiye’deki tüm sorunları herkes biliyor. Biz bildiriyoruz, Esnaf Odaları Bildiriyor, Dernekler, Sendikalar bildiriyor. Cumhurbaşkanı’na kadar herkes sorunları biliyor ama Devletin gücü hepsine yetemiyor. Biz yine dün özellikle büyük sıkıntı çeken komitemiz olan, lokanta ve kafelerin bulunduğu komite ile toplantı yaptık. Artık krediyle de hibeyle de olmaz diyorlar. Bizim çalışmamız lazım. Belirli kurullara göre çalışmaları gerektiğini söylüyorlar.

“Elvan’ın Bakan olması umut verici”

Lütfi Elvan’ın yeni görevi sevindirici ve Mersin adına da, Türkiye adına da, umut verici. Sayın Lütfi Elvan’ın Hazine ve Maliye Bakanı olduğu ilk günlerde de yine Kanal 33 Tv’de değerlendirme yapmıştım. Lütfi Bey’in mutfaktan, Devlet Planlama Teşkilatı’ndan yetiştiğini söylemiştim. Bu kurum devlete çok büyük bürokratlar, başbakanlar yetiştirmiş bir kurumdur. İşin mutfağından gelen bir teknokrat, bürokrat olduğu için Sayın Lütfi Elvan’ın o göreve getirilebilecek ender insanlardan biri olduğunu düşünüyorum. Lütfi Bey, inisiyatif kullanabilen, soran, soruşturan, sabit fikirli olmayan, kendisini sürekli geliştiren bir insan. Bizim bağrımızdan çıkmış Türkiye’nin bir bakanı. Gidişat da iyi gidiyor. Biz şimdi onu biraz rahat bırakıyoruz. İşi çok. Önce Türkiye’yi düzeltsin. Türkiye düzelirse Mersin’de düzelir. Şimdi dilediği gibi rahat çalışsın. İlerleyen zamanlarda zaten rahatsız edeceğiz.

“Valimiz Belediyeler, Emniyet Müdürümüz büyük bir dayanışma içinde çalıştılar”

Pandemi belediyeler tarafından da beklenmeyen bir durumdu. Ne devlet, ne belediyeler ne iş insanları ne de halkımız beklemiyordu. Ama çok çabuk adapte olabiliyoruz. Seri şekilde çözüm üretebiliyoruz ve dayanışmaya yatkın bir karakterimiz var. Belediyeleri de izledik hepsi ilk ihtiyaçlar ne olabilir diye düşünerek hareket etti. Sokağa çıkma yasakları başladı, iş yerleri kapandı. İlk ihtiyaç gıdaydı. Belediyeler iyi bir organizasyonla gıda dağıtmaya başladı. Bunu da tüm belediyelerimiz başarılı şekilde yürüttü. Ardından bizlerle, MTSO ile sıkı diyalog kurdular. Fikir alışverişinde bulunduk. Üyelerimizin sıkıntılarını ya da gördüğümüz eksikleri, aksaklıkları, vatandaştan gelen talepleri aktardık. Hatta sadece belediye başkanları değil Valimizi de aradık ve anında çözümler üretildiğini gördük. Başta Sayın Valimiz olmak üzere kenti yöneten belediye başkanlarımız, emniyet müdürümüz, tüm kurumlarımız büyük bir dayanışma içinde çalıştı.

“Siyasi çekişmeler hizmetleri sekteye uğrattı”

Türk halkı bir felaket sırasında, bir dış düşmanın istilası altında bir savaşta çok çabuk bir araya gelip dayanışma ruhumuz ortaya çıkıyor. Biz burada da başlangıçta o ruhu gördük. Ama tabi hiç istemediğimiz şekilde siyasi çekişmeler de oldu. Bu çekişmelerden dolayı da bazı hizmetler sekteye uğradı. Bu çekişmeler direkt halkı, bizleri etkiliyor.

“Kavga ile çözülen bir mesele görmedik”

Biz meclis toplantılarındaki dili hoş karşılamayız. Bugüne kadar kavga ile çözülen bir mesele görmedik. Bugün güçlüsündür kavga edip çözmeye çalışırsın ama bitiremezsin, o sürekli büyür devam eder. Bu nedenle hepimiz üslubumuzu çok dikkatli kullanmalıyız. Örneğin ben MTSO Başkanıyım. Bir siyasi kişilik değilim. Meclis Üyelerimiz de burada. Hepimizin ayrı bir siyasi görüşü var. Ayrı siyasi kimliği var. Etnik kökeni, mezhebi var. Ben Oda başkanı olarak çıkıp kendi değerlerime göre davranırsam anında tepkiler gelir ve kavgaya başlarız. Siyaseti yaparken de buna bakmalı. Siyaset ülkeyi geliştirip halkı mutlu etmek için yapılır. Türkiye’de bu konuda bir terslik var. Siyasetçi mi halkı mutlu edecek, halk mı siyasetçiyi mutlu edecek, karışıklık var.

Şehrin gelişmesini sağlayacak kararlar siyasete alet edilmemeli

Mersin’deki belediye meclislerinde de TBMM’de de kavgalar olmamalı. Benim bu kavgaları açıp izlemeye yüreğim yetmiyor. Bizim MTSO’da da 99 kişilik meclisimiz var. Herkes aykırı fikirler söyleyebiliyor ama biz bunları konuşarak çözüyoruz. Uygar bir toplumsak kavga etmeden sorunları çözmeliyiz. Mecliste alınan kararların halkın bir kısmı siyasi olarak kararlar alınıyor diyor bir kısmı başka şekilde düşünüyor. Böyle olunca halk da bölünüyor. Şehrin gelişmesini sağlayacak kararlar siyasete alet edilmemeli. Meclisten beklentimiz kentin önünü açacak kararların siyaset nedeniyle engellenmemesi.

“Daha dikkatli olmalarını umuyorum”

MTSO olarak bir komisyonumuz var ve sürekli Belediye Meclis Toplantılarını izlemeye gidiyor. Ben de Meclis Başkanımız da bazen bizzat katılıyoruz. O meclis, tüm Mersin’in kendisini izlediğini biliyor. Bundan sonra daha dikkatli olacaklarını umuyorum. 2021’den beklentilerimden birisi de budur.

“MTSO başkalarından talimat almadığı için uyumlu çalıyor”

Mersin ile ilgili inisiyatif Mersin’dedir. Çünkü Mersin’in neye ihtiyacı olduğunu biz biliriz. MTSO’nun meclisi neden uyumlu çalışıyor çünkü inisiyatif bizdedir. Başkasından talimat almıyoruz.

“Mersin’in gelişiminin önünü tıkayan gelişmelerin ve kavgaların son bulmasını diliyorum”

2021 için umutlu olmalıyız. Bugüne kadar yandık, bittik mahvolduk edebiyatı hiç yapmadık çünkü her şeyden önce moral gerekiyor. Aşı konusu var. Beni arayıp aşı olmak ister misiniz deseler hemen olurum. Bazı konular var ki siyasete alet edilmemeli. 2021’deki en önemli dileğim, Mersin’in gelişiminin önünü tıkayan gelişmelerin ve kavgaların son bulmasıdır. Tabi sağlık ta önemli sağlıklı bir yılda diliyorum.

MERSİN ESOB YÖNETİM KURLU BAŞKANI TALAT DİNÇER:

Pandemi sürecinin patlaması ile beraber, kısıtlama bizden başladı. İlk alınan tedbirlerde hemen ne denildi, lokantalar, berber, Kuaför, kahvehaneler,  internet kafe, müzikli yerler kapanacak diye bir başladı. İlk kısıtlamada 15 bin 800 esnaf kapısına kilit vurdu. O süreçten sonra da hemen baktık işte 65 yaş üstü İşletmeleri kapandı 20 yaş altılar kapandı derken Biz direkt olarak 30 bine yakın esnaf bu işten tamamen zarar gördü. Onun dışındakiler de inanılmaz derecede gelir kaybı oldu. Bide en kötüsü süreç belli değil. Yani süreç belli olsa bir planlama yaparsın. Eskiden yardım eli uzatan esnaflarımız, Öyle bir süreç oldu ki yardıma muhtaç hâle geldi.

“İnsanların geçinebilecekleri kadar ekonomisi de önemlidir”

Emin olun çok büyük sıkıntı içerisinde evinde tenceresi kaynamayan esnaflarımız oldu. Şu anda bunlarla mücadele etmenin gayreti içerisindeyim. Tabi sağlıkta çok önemli. Ama insanların geçinebilecekleri kadar ekonomisi de önemlidir. Tabi sorunlar konusunda mücadele etmeye çalışırken de ufak tefek desteklerde oldu. Mesela, Hükümet tarafından yıllardır var olan esnaf kefalet kredilerine ilave olarak 25 bin liralık, bir tek Kredi çıkarıldı. Tabii şartlar aynı bizim esnaf kefalette ki gibi Kooperatiflerimizin verdiği yıllık dört buçuk faizli krediyi şartlarında verildi. Bunun dışında genel idareden esnafa çok büyük bir destek olmadı.

“İsteğimiz gerçekleşmedi”

Esnafı en büyük sıkıntıya sokan Sosyal Güvenlik primleridir.  Asgari ücretinin yükselmesi ile beraber otomatikman bin üç yüz-bin dört yüz liraya çıktı. Esnafın ödemesi biraz zorlaştı. Çünkü esnafın iki yönlü pirim ödüyor. Bir kendi BAĞ-KUR’unu öder, birde işçinin sosyal güvenliğini öder. Esnafa en büyük destek, SGK primleri bir fondan karşılanması ile olur. Hedeflerimizden biri buydu,  ikincisi de bize dedi ki sıfır malzeme kredi verin, dedik.  Birde çalışanlarımıza ve kapalı olan esnafa asgari ücret tutarında bir destek sunalım ki bu insanların tenceresi kaynasın. Bunlar tabi genelden isteklerimizdi. Bu yönüyle baktığımızda, isteklerimiz gerçekleşmedi.

“Ödeme süresi geldi, işyerleri halen kapalı”

25 bin liralık bir kredi desteği yapıldı, ama ona da şöyle bir handikabı var.  Ödeme süresi geldi, iş yeri hala kapalı. Mart ayından bu yana 8 bin 500 tane iş yeri kapandı. Halen kapalı. Ne zaman açılacağı da belli değil. Bu arkadaşlara da 25 bin liralık kredi verildi. Şimdi ödemesi geldi. İş yeri kapalı. İşte böyle handikabımız var. Onun da ertelenmesi ile ilgili uğraşıyoruz. Tabi biz arada köprü vazifesi yapıyoruz, yani üyelerimizle hükümet arasında bir köprü vazifesi yapıyoruz.

“Bakan Elvan bu yöreyi çok iyi biliyor”

2020’in yeni olaylardan bir tanesi de Sayın Bakanımı Lütfi Beyin Hazine ve Maliye Bakanı olmasaydı. Lütfü Bey, yani çok enteresan kişilik yapısı var. En önemlisi bu yörenin çocuğu, bu yöreyi çok iyi biliyor. Yöreye çok hakim. Karaman Mut birbirine sınır zaten. Bizi çok iyi bilen her kesimi de çok iyi bilen bir insan. Disiplinli ve projeci bir insan.  En önemlisi bir konuyu götürdüğünüzde, bir yatırım halini götürdüğünüzde, hemen başından sonuna kadar inceleyebiliyor. Devlet Planlama Teşkilatından gelmesinin verdiği bir avantaj var. Bu yüzden Mersin için çok çok iyi, ama en önemlisi tabii böyle bir göreve layık görülen bir kişi. Yani güvenilmiş, inanılmış ki, o görevin başına getirilmiş, kutluyorum. Türkiye’miz için iyi olacağını düşünüyorum. İlimiz için de çok daha iyi olacağını düşünüyorum.

Büyükşehir Belediyesi ile birçok projemiz var

Bu şehrin yıllardır kanayan yarası olan, Sanayi sitelerinin kurulması, yeni Sanayi sitelerini oluşturulması, şehrin boşaltılması ve esnafının artık belediyenin kapılarında, oradan oraya gitmemesi için projemiz vardı. Büyükşehir Belediyesi ile birçok projemiz var.Diyelim ki taşıma sektöründe Anamur’dan esnafım geliyor, bir belge alacak ve belediyeye dilekçe veriyor. Taş bina ile Ulaşım Daire Başkanlığı ve harçlar kesiliyorsa gelirler müdürlüğü arasında gidip gidip geliyor. Her bir kurum farklı bir alanda. Bu nedenle esnaf 2 gününü kaybediyor. Büyükşehir’in verdiği hizmet çatısı altında MESKEN dite bir kuruluş kurduk. Bunun içerisinde bir esnaf masası olayımızda var. Tam çalışmaya başlayacağımız dönemde Pandemi patladı.

“Seçer’in bize bayağı desteği oldu”

O süreçte Büyükşehir Belediye Başkanımız Vahap Seçer ile de oturduk. Pandemi sürecinde neler yapabiliriz, diye. Evet, sağ olsun bize Sayın Seçer’in bayağı büyük destekleri oldu. Öncelikle halk kent uygulaması ile esnafa destek sağlandı. Bu sayede aylık 1-2 milyon Mersin’in içerisindeki küçük esnafın üzerinde dönüyor. Aynı zamanda kapalı esnaflara ve yanlarında çalışan işçilere de toplam 17-18 bin civarında koli yardımı yapıldı.

“Büyükşehir bu süreçte kira almadı”

En önemlisi belediyenin mülkiyetindeki iş yerleri var. Bu süreç içerisinde onlardan kira alınmadı. Önümüzdeki dönemle ilgili de kira artışı falan da söz konusu olmadı. Ulaşım sektörümüzde ve belli sektörlerde sıkıntıya düşen esnaflarımız vardı. Mart’tan bu tarafa okul servislerinin tamamı çalışamaz durumda.  Okul kantinleri hala kapalı. Eğlence merkezleri, sahildeki kafeler hala çalışmıyor. Kahvelerimiz, düğün salonları hala kapalı ve bunu tetikleyen yan sektörler ve organizasyon şirketleri olsun çiçekçisi, fotoğrafçısı, Okullar kapalı olduğu için kırtasiyeciler iş yapamıyor. Şimdi bunlara yönelik bir 500 liralık bir su parası desteği çıkardı Bunları birlikte hayata geçirdik.

“Partiyi bir kenara bırakarak, Mersin çıkarı için çalışın”

Şimdi siyaset dili ile ilgili konuya gelecek olursak, Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclisinde görev yapan arkadaşlarımız hangi siyasi partiden olursa olsun, partiyi bir kenara bırakarak, Mersin çıkarı için çalışın. Belediye başkanımıza diyoruz ki ya bize şunu şunu verin, O’da diyor ki bütçe yok, Mecliste borçlanma yetkisi vermiyor. Mersin bu şekliyle çok şey kaybediyor. Şimdi burada hangi siyasi parti olursa olsun, o meclisin içerisinde görev yaparken, “ya bu insanlara ne verebiliriz” demesi lazım. “İnsanları nasıl ayakta tutarız” demesi lazım.

“Biz bunları istemiyoruz”

Bu ilde 60 bin esnaf her şekliyle, bu kentin ekonomisine büyük destekler veriyor. Her türlü vergilerini ödüyor, her türlü yükümlülüklerini yerine getiriyor. Şimdi bir sıkıntıya düşmüş ama meclisimiz birbirine girmiş. Biz bunları istemiyoruz. Bu görüntüleri görmek istemiyoruz. Tüm siyasi partilere sizlerin aracılığı ile sesleniyorum, kenti germenin zamanı değildir. Bu kentin ekonomisini yükseltmemiz lazım, bu halkın refahını arttırmamız lazım. Zora düşenin yanında olmamız, dara düşenin imdadına konuşmamız lazım.

“Mersin’i rahatlatalım”

Yani genelde de, yerel de seçimler bitiyor ama bizde maalesef hala kutuplaşmalar devam ediyor.  Bu kutuplaşmaların ortadan kalkması lazım. Yani o mecliste borçlanma veriyorsan hesabını sorarsın, sormasını da bilirsin. Siyaset yaparsın, ama hizmetleri tıkamak yönünde, faaliyet yapmaları sıkıntılı.  İşte görüyorsunuz birçok şey yürümüyor Ve bu da Mersin’in kaybetmesi demektir.  Herkesi birlik ve beraberliğe çağırıyorum.  Hele şu süreçte Mersin’i biraz rahatlatalım.

“Valimizi aynı gecede belki 7-8 defa aradığım oldu”

Bu sıkıntılı bir süreci, başta tabi Sayın Valimiz olmak üzere kent yöneticileri çok iyi yönetti. Sayın Valimizi aynı gece belki 7-8 defa aradığım oldu. Valimize, Kaymakamlarımıza, Belediye Başkanlarımıza, Emniyet Müdürümüze ve Jandarma Komutanlığımıza gerçekten çok teşekkür ediyorum. 2021’de öncelikle tüm insanlığa sağlık diliyorum. Aşıların bulunması ve belli tedbirlerin alınması ile zannederim 2021’de biraz daha rahatlayacağız, diye düşünüyorum. Siyasetçilerimize de seslenmek istiyorum. Meclisimiz Mersin’in aynasıdır. Bunu böyle görmelerini istiyorum. Bu aynaya da her kes bakıyor, bütün halk bakıyor. Dolaysıyla bir barış yılı, sağlık yılı ve her şeyin güzel geçtiği bir yıl olmasını temenni ediyorum.

MESİAD BAŞKANI HASAN ENGİN: GÜLEN BİR KENT MECLİSİ İSTİYORUZ

2020 yılı, yıllar arasında olmaması gereken karanlık bir yıldı. Küresel salgın dediğimiz Pandemide görünmez bir düşmanla karşı karşıya kaldık. 2018 yılında bir finansal kriz ile birlikte ülkemiz sıkıntılar yaşadı. Konkordatolar ilan edildi, iflaslar çoğaldı. Ardından Pandemi süreci başladı. Bu fiili duruma göre, çeşitli kararlar ve önlemler alındı. Çünkü önceden alınmış bir önlem yoktu. İlk başlarda ihracat sektörümüz çok fazla etkilenmedi, sanayi sektörümüzde, gümrük kapılarında ilk dönemlerde sıkıntılar oldu. Fakat temassız giriş-çıkışlarla sorun çözüldü, Limanlarımız çalıştı. Kısa çalışma ödenekleri, SGK destekleri ile destekler sunulmaya çalışıldı.

Kamu borçlarının ertelenmesini istiyoruz

Kredi borçlarının ertelenmesi ve ötelenmesi için önerilerimiz oldu. Özellikle kamu borçlarının ertelenmesi ve ötelenmesini istedik. Borçların ya tamamının silinmesini, yada bir kısmının devlet tarafından karşılanmasını istiyoruz. Pandemi nedeni ile vergilerde azalma var. Mersin vergi vermede yine görevini yerine getirmesi ile ülkemizde 6’ıncı sıradadır. Birçok yatırım ertelendi ama kısa zamanda yatırımların tekrar yapılmasını umut ediyoruz.

Aşılar hızla gelirse salgını atlatırız diye düşünüyorum

2020’de birçok sağlık çalışanı görevleri başında iken salgına yakalanarak şehit oldu. Vatandaşlarımız vefat etti. Vefat edenlere Allah’tan rahmet, hastalarımıza da acil şifalar diliyorum. İnşallah 2021 yılında aşılamalar hızla yapılır ve bu salgını atlatırız. Bu küresel salgında, birçok ilimizde Şehir Hastanelerinin olması ile biraz şanslı olduğumuzu düşünüyorum. Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi ve Toros Devlet Hastanesi pandemi ile mücadelede yoğun çaba verdi. Emeklerinden dolayı sağlık sektörünün her ferdine teşekkür ediyorum.

Birçok sektör kiralarını dahi ödeyemiyor

Eğitim sektörünün yanı sıra yiyecek, içecek ve ulaşım sektörü pandemiden çok etkilendi. Birçoğu kiralarını dahi ödeyemiyor. Bu sektörlerde temas olduğu için, en çok etkilenen sektörler oldu. Sanayi sektörümüzde, ihracatta 7/24 çalışan firmalarımız var. Gıda sektöründe sıkıntı göremiyoruz. Pandemiye rağmen iş dünyasının üretmesi ve ülkemize katma değer sağlaması önemliydi. Umarız ki kısa zamanda her sektör canlılık yaşar ve iş dünyası rahat nefes alır.

Elvan’ın Partiler üstü bir yapısı vardır

Sayın Lütfi Elvan Bakanımız, Mersin’in Ankara’ya açılan kapısıdır. Özellikle Mersin’deki yatırımları, projeleri sahiplenen yapısı var. Sayın Elvan Bakanımız inançlara, tüm partilere, tüm ideolojilere eşit mesafede yaklaşan, partiler üstü bir yapısı vardır. Yani her herkesin sevdiği bir kişiliğe sahip. Mersin’deki projelere gelince, her projede imzası var. Özellikle “Mersin Nefes İstiyor” projesi ile Millet Bahçesi’ni Mersinlilere kazandırdı. Müftü Deresi Tevfik Sırrı Gür Stadyumu ve Denizpark alanı şu anda bitmiş durumda.

Sayın Elvan, Havaalanı konusunda ve ödenekler konusunda da her zaman aradığımızda, telefonlara hemen cevap veren bir Bakanımızdır. Özellikle Mersin’i seven, bölgeyi de iyi bilen biri. Şimdi Türkiye’nin Bakanı oldu. Ülkemize hayırlı olsun; böyle bir göreve layık bir insan.  Ekonomiye hakim olan, yatırımları iyi bilen bir Bakan, önceki görevinde zaten Plan Bütçe Komisyonu Başkanıydı. Türkiye’de en önemli görevlerde yer aldı. Ülke adına mutluyuz. Kendilerini kutluyorum, yeni görevinde başarılı olacağına inanıyorum.

Meclis üyeleri Siyasi gömleklerini bir kenara bırakarak Mersin sahip çıkmalılar

Biz Kent Meclislerinin Mersine sahip çıkmasını, Mersin ekonomisinin, Mersin hizmetlerinin büyümesini istiyoruz. Yatımların ve hizmetlerin daha çoğalmasını istiyoruz. Ama görüyoruz ki Meclislerimizde uzlaşma ortamı pek olmuyor. Sıkılmış yumrukla sürekli kentimizi germeye gerek yok. Kardeşlik ve birliktelik kenti Mersin’de gergin yaklaşımlar ile sorunların çözülemeyeceğinin bilincindeyiz. Tüm kent meclislerimizden sağduyulu yaklaşımlar bekliyoruz. Birçok meclis üyesi ve il başkanları ile görüşmeler yaptık, sonuç alamadık. Mesela 6 ay önce borçlanmaya ‘olur’ denseydi kredi faiz oranları çok düşüktü; 0.69’lardaydı. Kredi alınsaydı belediyemiz daha da güçlenecekti. Ama şimdi ki oranlarla kredi faiz miktarı iki-üç katına çıktı.

Kaynakların tekrar esnafa ve yatırımcıya geri dönmesi, kentimize yatırım yapılması çok önemlidir. Parasal sıkıntılar nedeni ile esnafın ve  yatırımcının alacakları geciktiriliyor. Zaten stok bir borç ile belediye devralındı. O borcun üstüne bir de pandemiden kaynaklı emlak vergilerinin aksaması ile belediyenin yaşadığı maddi sıkıntılar arttı. Buna rağmen Büyükşehir ve diğer belediyeler yatırım ve hizmet konusunda yarışına girdiler. Bu taktir edilecek bir durumdur.

Ama borçlanma konusundaki görüşmeleri gerek bizzat meclise giderek ve gerekse televizyonlardan izledik. Bütün kurumlar siyasi gömleklerini bir kenara bırakarak Mersin’e ve Mersin yatırımlarına sahip çıkmalıdır. Borç alınması durumunda alınan paraların nereye gittiği takip edilebilir. Hem geçmişteki borçlar ödeniyor hem de yatırımlar yapılıyor. Açılmamış yollar açılıyor, kırsal kesimde yeni yeni asfaltlar, yağmur suyu direnajları yapılıyor. Bunlar neyle yapılıyor? Bunlar parayla yapılıyor. Bu borçlanmanın verilmesi gerekiyor.

İş dünyasının da Büyükşehir’den beklentileri var. Özellikle OSB bağlantı yollarının yapımı sanayici için önemlidir. Sanayicilerin daha çok üretmesi ve istihdam yaratması için yüzünün gülmesi gerekir. Sanayici, sabah işine giderken ve akşam evine dönerken ulaşımda stres yaşıyor,  mutsuz oluyor. İkinci çevreyolunun OSB’ye kadar uzatılmasını istiyoruz. Yatırımların engel teşkil eden 1/5 binlik ve 1/1000’lik planların bir an önce uygulmaya geçmesini bekliyoruz.

Büyükşehir Belediye Başkanımız “Sanayici ve yatırımcıların önünde düğmemi iliklerim” dedi. Bu doğrudur. Bunu da yapıyor ancak bunu yapması için parasının olması gerekiyor.

Büyükşehir Belediyesi, özelikle sosyal belediyecilik anlamda başarılıdır. Meclisin de kente sahip çıkmasını ve kenti büyütmesini istiyoruz. Diyalog ve müzekkereyle, STK’larla, Odalarımız ile beraber olmalıyız. Gülerek bu işi çözmemiz gerekir. Bizler MTSO Meclisinde, “gülen meclis” diyoruz. Hiç kimse toplantılarımızda sinirlenmiyor. 

Kadın şiddetinin son bulduğu bir yıl diliyorum

Bizler 2021 yılının demokrasi, adalet, reformların yılı olmasını, kadınların şiddete maruz kalmamasını, sanayicilerin işlerinde çalışarak, üreterek, güçlü bir Mersin güçlü bir Türkiye şiarıyla geleceğe umutla bakmasını istiyoruz. Sağlık emekçilerine tesşekkür ederek, tüm Türkiye’ye güzel bir yıl olmasını diliyorum.

MÜSİAD BAŞKANI SERDAR YILDIZGÖRER

2019 bittiği zaman 2020 için devletlerin, firmalarımızın, STK’ların, odaların, herkesin çok güzel planları ve projeleri vardı ve hazırlıklar yapılmışları. Yalnız 2020’nin başında çıkan bu salgınla beraber, bütün dünyada bir şok etkisi yarattı.Bu şok etkisi her ülkenin kendi yapısına, altyapısına ve gücüne göre, bazıları uzun süre de atlattı, bazıları da kısa sürede atlattı. Bizde, Türkiye’de 2020 yılının Mart ayında Pandemi salgını patlak verdiğinde, muhakkak ki şok oldu. Üretimde oldu, sanayide oldu, birçok alanda oldu. Yalnız bunu kısa sürede devletimizin aldığı aksiyonlarla kararlarla üretim ve imalat sanayisi durmadı.

“Sağlıktaki yatırımlardan dolayı, şoku çok büyük atlatmadık”

Bunu biraz sonra rakamlar la vereceğim. Ve 2020 yılı sonu rakamları da zaten onu gösteriyor Tabii bu süreç sıkıntılı geçti. Bunun hangi tarihte son bulacağı belli olmadığı için ne yapılacak, nasıl bir program yapılacak, bilinmiyordu. Gündelik gidişata göre yeni programlar yapıldı. Çok şükür, sağlık alanında daha önce yapılan yatırımlardan dolayı, biz o şoku çok büyük geçirmedik.

 MÜSİAD, Covid kriz masası oluşturdu

Devletin aldığı önlem ve desteklerle İmalat Sanayi üretime devam etti. Sıkıntılarımız farklı alanlarda çıktı. Mesela ihracat alanda gümrüklerde sıkışmalar oldu. Limandan sıkışmalar oldu. Ona da hemen aksiyonlar alındı, temassız işlemler ve çıkışlarla beraber onlar da da sorun çözüldü. Mersin MÜSİAD olarak, hizmet sektöründeki üyelerimiz çok sıkıntı yaşadılar ve halende yaşıyorlar. Genel merkezimiz, üyelerimizin sorunlarına çözüm bulmak için Covid kriz masası oluşturmuştu. Bütün Türkiye’deki MÜSİAD üyelerinin sorunlarının toplanıp, rapor haline getirip, yetkili mercileri verilmesi sağlandı.Online toplantılarla kısa çalışma ödeneği programında yaşanan aksaklıklar veya sorunların çözümü ile ilgili İŞKUR Müdürü ile online toplantılar yaptık. Bu konuya ilişkin aynı zamanda Lütfi Elvan Bakanımızla da bir online toplantı gerçekleştirdik.Sonuçta herkesin sorunları aynı, sonuçta hepimiz bir gemi içerisindeyiz. Herkes aynı sorunlarla, aynı çözüm önerilerini iletti. Buna göre de aksiyonlar alındı.

“2020’yi yüzde onluk bir büyümeyle kapatmışız”

Aslında 2020 yılı, ilk iki çeyrekte ciddi sıkıntı yaşadık.  Ama üç ve dördüncü çeyrekte ki toparlanma ile beraber yılsonunda ki gelişmeler ihracat rakamlarına yansıdı. Mesela bizim Mersin geneli için, ihracatımız 2019’a göre yüzde onluk bir büyümeyle kapatmışız. 2 milyar 63 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirmişiz.

Mersin Limanımız 2 milyon üzerinde ki rakama ulaşarak rekor kırdı Tabii bu sadece Mersin için oluşan bir rakam değil, bölgenin en büyük limanı olduğu için, Ortadoğu’ya açılan bir kapı olduğu içini bu rakamlara ulaştık.

2020’de ciddi aksaklıklar yaşadık. Ama bunun yanında toparlanma ile beraber de iyi rakamlarda gelmeye başladı. Ama öbür tarafta İmalat ve sanayi alanında da ciddi çalışmalar yapıldı iyi rakamlar gelmeye başladı. Organize Sanayi Bölgesi başkanımızla da konuşuyoruz. Orada tüketilen enerji miktarında sürekli bir artış var. Fabrikalarda sürekli bir çalışma var. Özellikle gıda alanında ve sağlık alanındaki firmalarımız çok ciddi çalışmalarına devam ediyorlar.

 Pandemiye rağmen Mersin’de Ekonomik gelişmeler sağlanmıştır

Hatta kapasite artırımına gidiyorlar. Mersin için şöyle bir bilgi vereyim, yaş sebze meyve de Türkiye’nin yüzde 25’lik ihracat karşılıyoruz. Geçen yıl Mersin gerçekleştirmiş hububat ve yağlı tohumlarında da Türkiye’nin yüzde 9.1’lik ihracat rakamını karşılamıştır. Evet! Pandemiye rağmen bunu Mersin’deki firmalarımız yapmıştır. Hastalıklara rağmen, bu özveriden dolayı bütün firmalarımızı sizlerin aracılığıyla kutluyorum. İnşallah daha da iyi başarılara imza atarız.

“Lütfi Elvan hem Türkiye ve hem de Mersin için büyük bir şanstır”

Lütfi Bey bu göreve layık birisidir. Zaten daha önceki görevinden dolayı ekonomiye yabancı birisi değildi, oradaki başarısı da ortadaydı. Son 2 aydaki ekonomi kadrosunu değişmesi ile Lütfi beyin yeni çizdiği yol haritasıyla, projeci kişiliğiyle piyasaların rahatlamasına neden oldu. Kurumlarında gevşemesi ile Lütfi beyin bu işi layıkıyla yaptığını ve ne kadar bu işe layık olduğunun bir göstergesidir. Özcesi hem Türkiye için hem de Mersin için de büyük şanstır.  Mersin’e daha önce verdiği desteklerin üstüne şimdi böyle önemli bir görevle vereceği desteklerle 2021 yılında, İnşallah Mersin çok çok daha farklı yerlere gelecektir. Farklı yatırımlarda gelecektir diye düşünüyorum

“Meclisteki sığ tartışmalar Mersin’e kaybettiriyor”

Kent meclislerinde yaşanan tartışma ve kavga, maalesef üzüntü vericidir. O Mecliste Mersin’in daha çok gelişmesi için, daha çok yatırımların gelmesi için enerji sarf etmelerini beklerdik. Bu tür sığ konular, ne yazık ki hiçbir gelişme sağlamaz. İnşallah ve umut ediyorum, 2021’de en azından bu çekişmeler bir son bulur.

Kent Meclisleri daha iyi yatımların gelmesi için çalışmalı

Şimdi bakın, 2021 yılında dünya artık ekonomilerin iyileşme sürecine girecek. Lojistik problemlerinden dolayı yakında üretim ve bir Trend başlayacak. Bu yüzden Ortadoğu ve Afrika’ya açılan kapımız Mersin’dir. Bu bölgelere yakın olmamız, limanımızın olması kentimiz Mersin’i çok önemli bir yere getiriyor. Bu neden ile Mersin’e daha iyi yatırımların gelmesi için Kent Meclisleri, çalışmalar yapması, planlarını bitirip, yeni lojistik alanları, depolama alanları yaratması gerekir. Aynı zamanda sanayi alanlarını genişletmeleri ve planları bitirip gelecek yatırımcıya hazırlamalılar. Yani yer tahsilini veya alan tahsilinde bulunmamız gerekiyor. İnşallah ve umut ediyorum ki 2021 yılında bu sığ tartışmalar yerine, Mersin’in gelişmesi adına, ekonomisinin gelişmesi adına daha iyi tartışmalara şahit oluruz.

2021 yılı çok daha iyi olacak

2021yılı inşallah çok daha iyi olacak. En azından sağlık açısından 2020’ye göre daha iyi olacağız. İnşallah Ekonomi olarak da iyi olacak. Çünkü, Dünya Bankası’nın yayınlamış olduğu raporlarını Türkiye’nin büyüme rakamları revize edildi ve yükseltildi. İnşallah hem ülkemize yansıyacak, hem de yerelde Mersinimize yansıyacak. İnşallah 2021 yılını sağlıklı huzurlu iyi bir yıl olarak geçiririz. Ve inşallah önümüze yıl da bu programı yaparsak İnşallah 2021 yılının ne kadar güzel geçtiğini, 2022 yılında, burada tekrar sizlerle konuşmuş oluruz. (HABERGRAM)

 

 

 

PAYLAŞIN
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  

Hakkında admin

Tekrar kontrol edin

Hazine 33 milyar lira borçlandı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, gerçekleştirdiği tahvil ihalesiyle, 33 milyar 328 milyon lira borçlanmaya gitti. Hazine ...

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir