Sayın Cumhurbaşkanımızın, vatandaşı fahiş gıda artışlarına ezdirmeyeceğiz sözü, inanın şahsımı çok mutlu etmiştir. Evine yağ alamayan, ekmek alamayan, çoluğuna çocuğuna, pazarın en ucuz saatlerini kollayıp, meyve, sebze yedirmeye çalışan vatandaş için çok önemli bir tavır.
Çok uzun zamandır, vicdansız ve hırsının kölesi olmuş bir topluma dönüştük. Kimsenin kimseyi düşünme gibi bir duruşu kalmamıştır. Bu durumda ister istemez devletin sıradan vatandaşını her türlü sömürüden koruması da daha anlamlı bir hale gelmiştir.
İkinci aşamada, (Aslında daha önemli) ve çok acilen, petrolde, elektrikte, doğalgazda, vergilerde ve burada saymakla bitiremediğimiz kalemlerde görülen yüksek fiyat artışı ve haksız kazançların da üzerine gidilmeli.
Bu ülkede, gizli stokçuluk, tekelcilik ve her fırsatı kazanca çevirme alışkanlığının bitirilmesi gerekiyor.
Fakirin yoksulun alın teriyle kazandığı üç kuruş, zenginin daha lüks yaşama hırsına kurban edilmemeli.
İkinci aşama da, sayın Cumhurbaşkanım, ve hemen, birini bin yaparak daha zenginleşen, malını mülkünü katlayarak çoğaltan firma ve kurumlara!!!, ayar vermenizi bekliyoruz.
Nerede, sömüren bir azınlık var ise, muhakkak ki yine o toplumda sömürülen, yarı aç yarı tok yaşayan, zulme uğrayan bir çoğunluk vardır.
Zenginlerin zevkleri, fakirlerin gözyaşı ile satın alınır. Thomas FULLER.