İki yüzlülükten hiç hazzetmedim. Mış gibi olmak , Muş gibi görünmek. Net olmalı insan. Bildiği bir doğru varsa savunmalı. Bilmediği için de fikrim yok diyebilmeli.
Onurlu insanın değer yargıları vardır. Yeri geldiği zaman bedel de öderler. Kaybeden tarafta olmak bile zaferdir onlara. Duruştur bu zaferin adı. Korkmayı da anlarım, insani bir duygudur sonuçta korku. Ama korku karşısında susabilmek yerine korktuğunun kölesi olmayı anlayamam. İşte bu vazgeçiştir. Tüm inançlarından, gelecekten vazgeçiştir. Bir daha ayağa kalkamama zinciridir, beyin salgılarımızı ele geçiren.
Hakkı bırakıp, güçlünün yanında olmak, kurnazca ve el çabukluğu ile saf belirlemek, sana kariyer sunabilir, sosyal statü sağlayabilir hatta ve hatta seni kölesi olduğun güce de ulaştırabilir. Ama emin ol asla seni adam yapmaz. Tarihin karanlık çöplüğü adını unuttuğumuz nice Karunları yutmuştur. Seni de yutması, çok uzak değildir.
Aslolan , adam olmaktır vesselam. Erenlerin dediği gibi, “ Özde biz bir insan olmaya geldik” gerisi boş.
İnsan olarak yaşayıp, insan olarak ölenlere selam olsun.