Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, HDP’nin kapatılması istemiyle yeniden dava açtı. 500 partili hakkında siyasi yasak ve partinin banka hesaplarına tedbir konulması talep edildi.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) kapatılması istemiyle yeniden dava açtı. Yargıtay Başsavcısı Bekir Şahin imzalı iddianame, Anayasa Mahkemesi’ne gönderildi.
Başsavcılığın 850 sayfalık iddianamesinde, yaklaşık 500 partili hakkında siyasi yasak istendi. HDP’nin banka hesaplarına tedbir konulması da iddianamede istendi.
SAVCIDAN ‘İLERİ DEMORASİ’ GEREKÇESİ
Şahin imzalı açıklamada, iddianame ilişkin “…iade sebeplerine katılmamakla birlikte dosyanın sürüncemede kalmaması için eksiklik olarak belirtilen ancak iade sebepleri içinde gösterilmeyen birtakım hususlar da araştırılarak iddianame yeniden tanzim edilmiştir” denildi. HDP’nin kapatılması talebi açıklamada “Siyasi partilerin kapatılması tedbiri tüm ileri demokrasilerde uygulanmaktadır” diye savunuldu.
NE OLMUŞTU?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin uzun süre dillendirdiği HDP’nin kapatılması çağrılarına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı 2 Mart Salı günü karşılık verdi. Yargıtay Başsavcılığı Siyasi Partiler Bürosu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazarak Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın da arasında bulunduğu 108 sanıklı Kobanê iddianamesinin ekleriyle birlikte kendilerine gönderilmesini istedi.
Kobanê soruşturması kapsamında HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın da aralarında olduğu HDP’li 9 milletvekili hakkında fezlekelerin örneğini de istedi.
15 GÜN SONRA DAVA
Başsavcılık kaynakları tüm siyasi partilerin faaliyetlerinin takip edildiğini vurgulayarak, söz konusu belgelerin rutin inceleme kapsamında talep edildiğini bildirse de 17 Mart’ta Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin tarafından HDP’ye kapatma davası açıldı.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Şahin’in, HDP kapatılması istemiyle AYM açtığı dava iddianamesinde kapatılma talebinin yanı sıra partinin mevcut ve eski eş genel başkanlarının da aralarında olduğu 687 kişi hakkında 5 yıl süreyle siyasi yasak talep edilmişti.
Yargıtay Başsavcısı, bu siyasetçiler hakkında bugüne kadar başlatılan soruşturmalar, hazırlanan iddianameler ve açılan davalarda verilen cezalar ile birlikte siyasetçilerin basına verdiği demeçleri de gün gün tarih tarih iddianameye eklemişti.
ÇÖZÜM SÜRECİ ETKİNLİKLERİ YER ALDI
Özellikle Selahattin Demirtaş, Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ın sosyal medyada ve çeşitli etkinliklerde çözüm sürecine dair açıklamalarına iddianamede geniş biçimde yer verdi. Başsavcılık, bu tweet ve açıklamaları HDP ile PKK arasındaki organik bağın delili olarak gösterilmişti.
KOBANÊ PROTESTOLARI VE İDDİANEMESİ
HDP’ye dair iddianamede, daha önce Kobanê protestolarına dair hazırlanan ve aralarında partili siyasetçilerinde bulunduğu 28’si tutuklu 108 kişi hakkında iddianamenin bu dosyaya ekleneceğinin işaretini veren şu değerlendirmeler yer aldı: “Kobani Olayları, Hendek Olayları ile Gara operasyonu sonrası davalı partililerce yapılan açıklamalar, davalı Partinin Diyarbakır İl Binasının önünde evlat nöbeti tutan ailelerin beyanları ve PKK-KCK silahlı terör örgütüne HDP teşkilatları aracılığıyla katıldıklarını mahkeme huzurunda ikrar eden ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan yargılanan sanıkların ifadelerine yer verilecektir.”
SOYLU’NUN İDDİASI İDDANAMEDE
İddianamede HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet’in Garê’ye gittiği yönündeki iddialara da yer verilmişti. Taşdemir, iddiaları yalanlamıştı.
19 MART’TA RAPORTÖR ATANDI
AYM, 19 Mart’ta Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından HDP’nin kapatılması istemiyle açılan davada raportör görevlendirdi. Raportör tarafından 30 Mart’ta hazırlanan raporda, usulen bazı eksiklerin giderilmesi için HDP iddianamesinin iadesini ya da iddianamenin kabul edilip süreç içinde eksiklerin giderilmesini istedi.
AYM’DEN İADE KARARI
AYM Genel Kurulu toplandığı 31 Mart’ta HDP hakkındaki kapatılma davasının ilk incelemesini tamamladı. İddianamede usul yönünden eksiklikleri tespit eden AYM, iddianamenin Yargıtay Başsavcılığı’na iadesine oy birliğiyle karar verdi.
AYM’nin gerekçesinde Anayasa’nın 68 ve 69. maddesindeki “odak olma” fiili kapsamında “partililerin, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne aykırı eylemlerin odağı haline geldiği” iddiasıyla ilgili eylemlerinin iddianamede yeterince işlenmediğini belirtti.
BAHÇELİ HEDEF ALDI
AYM kararı ardından yazılı açıklama yapan MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “AYM’nin iade kararı milli vicdanda hükümsüzdür, Türkiye’nin var oluş haklarına sadece usul açısından değil, esastan da ileri düzeyde zarar vermiştir” sözleriyle hedef aldı.
Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Bekir Şahin, 1 Haziran’da iddianameyi yeniden hazırladıklarını duyurmuştu.